Bir litre kolalı içecek yaklaşık 400 kalori eşdeğeri şeker, 0,15 gram kafein değişik miktarlarda renk veren maddeler, orijinal tadı sağlayan kola özü ve esas önemlisi gazlı içecek olmasını sağlayan fosforik asit içeriyor. Yakın zamanda yayımlanan bütün araştırmalar başta çocukluk çağı olmak üzere büyük yaş gruplarında şişmanlık ile kola tüketimi arasında önemli bir bağlantı olduğunun üzerinde duruyor.
Kolalı içecekler bir taraftan kan şekerini hızlı bir şekilde yükselten, dolayısıyla insülin hormonunu arttırarak vücudun yağ depolamaya yönelmesine yol açan yüksek miktarda şeker içermesi nedeniyle, diğer taraftan süt ve süt ürünleri gibi sağlıklı beslenmenin temeli olan içeceklerin yerine geçtiği için şişmanlık riskini oluşturuyor.
Bunların dışında kola içme alışkanlığının fast food beslenmeye eşlik ettiğini ve kola ile birlikte daha fazla yemek yendiğini biliyoruz. Bu nedenle çocukluk çağı şişmanlığı ve buna bağlı şeker hastalığının önemli bir sorun haline geldiği ABD’deki çocuk sağlığı otoriteleri çocukların kolalı içeceklerden uzak tutulmasını öneriyor.
Kola ve kemikler
Kolalı içeceklerin esas zararlı etkisi ise kemikler üzerinde oluyor.
Bundan 3 yıl önce Amerikan Tabipler Birliği’nin Çocuk Sağlığı Dergisi’nde kolalı içecek alışkanlığının lise öğrencisi kızlarda kemik kırıkları sıklığını 3 kat arttırdığını gösteren bir araştırma yayımlandı. Daha önce benzer yazılar yayımlayan bu araştırmacı, kolalı içecekler içindeki yüksek miktardaki fosforun kan fosforunu yükselterek kemiklerden kalsiyum kemiren paratiroid hormonu düzeyini arttırdığını ve bir süre sonra kalsiyumu azalan kemiklerin sağlamlıklarını yitirdiklerini öne sürdü.
Tıp literatüründe bu gözlemi destekleyen başka insan çalışmalarının yanı sıra benzer etkinin farelerde olduğunu gösteren araştırmalar da yayımlandı. Daha önce belirttiğimiz gibi kola içme alışkanlığı en önemli kalsiyum kaynağı olan süt ve süt ürünlerinin tüketimini azaltıyor ve ergenlik döneminde günde 800-1200 mg. olan kalsiyum ihtiyacının karşılanmasını önleyerek de kemik sağlığını olumsuz yönde etkiliyor.
Bunların dışında kolalı içeceklerin böbreklerden kalsiyum atılımını arttırdıkları, mide mukoza hücre döngüsünü bozduğu, diş çürüklerini belirgin bir şekilde arttırdığı, aşırı içilmesinin kas hastalığına (hipokalemik miyopati) neden olduğunu gösteren raporlar yayımlandı. Şimdiye kadar kolalı içeceklerin insanlar için yararlı olduğunu gösteren bir araştırma yayımlanmadı. Hiç kuşkusuz kolalı içecekler sigara gibi insan sağlığını doğrudan ve tehlikeli bir şekilde etkilemiyorlar ama bu onların masum olduğu anlamına gelmiyor.